Google Dynamic World: Google’dan Dünya’nın nasıl değiştiğini gösteren uygulama
Dünyanın yüzeyi sürekli değişiyor ve şimdiye kadar bu değişiklikleri mümkün olduğunca doğru ve “neredeyse gerçek zamanlı” olarak haritalamak imkansızdı. Ancak Google’ın Dynamic World (Dinamik Dünya) uygulaması, en son verileri sağlayarak ve AI kullanarak arazideki değişiklikleri izleme yeteneği sağlıyor ve bunu değiştirmeyi planlıyor. Ayrıca Dynamic World, her zamankinden daha ayrıntılı veriler sağlayabiliyor.
Google, çeşitli etkinlikler nedeniyle Dünya yüzeyinin nasıl değiştiğine dair ayrıntılı veriler sağlayan bir uygulama olan Dynamic World’ü resmi bir şekilde başlattı. Şirket, Dynamic World’ü küresel kar amacı gütmeyen kuruluş World Resources Institute (WRI) ile ortaklık kurarak geliştirdi.
Dynamic World, sel ve kar fırtınası gibi çevresel değişikliklerden kaynaklanan arazi örtüsü değişikliklerini ve kentsel gelişim ve ormansızlaşma gibi insan faaliyetlerinin neden olduğu değişiklikleri takip ediyor. Google’a göre Dynamic World, tarihsel olarak elde edilmesi zor olan verilerden yararlanmayı hedefliyor.
Google’ın Google Earth Sosyal Yardımından Sorumlu Kıdemli Program Yöneticisi Tanya Birch bir blog gönderisinde “tarihsel olarak, bir bölgenin ne kadarının farklı arazi ve su türleriyle kaplı olduğunu belgeleyen ayrıntılı, güncel arazi örtüsü verilerine ulaşmak zordu” yazdı.
Dynamic World, Google’ın Earth Engine ve AI Platformunu kullanıyor; en yakını iki gün öncesi olmak üzere Dünya’nın arazi örtüsüyle ilgili en son verileri sağlıyor. Veriler, 10 metrelik bir çözünürlükle daha ayrıntılı bir şekilde belirli bir arazi parçasında neyin bulunduğunun ve bu arazinin nasıl kullanıldığının görülmesine imkan tanıyor.
Bu kesinlik ve neredeyse gerçek zamanlı verilerle Dynamic World, araştırmacıların ve karar alıcıların belirli bir bölgedeki farklı arazi örtüsü türlerini daha doğru bir şekilde görmelerini sağlayacak.
Google’ın söylediğine göre Dynamic World daha ileri giderek “farklı arazi örtüsü türlerinin kombinasyonlarını tespit etmek ve bir uydu görüntüsünün her pikselinde dokuz türden her birinin bulunma olasılığının ne olduğu hakkında sonuçlar çıkarmak için” yapay zeka ve bulut bilişimden yararlanıyor.
Share this content:
Yorum gönder